Eğitim-Bir-Sen Gaziantep Şube Başkanı Mehmet Demir, eğitimciye şiddete karşı sonuç alıcı, caydırıcı ve cezalandırıcı mahiyette bir yasal düzenleme için iş bırakma eylemi yaparak kitlesel basın açıklaması yapmak için toplandıklarını belirtti. Mehmet Demir, basın açıklamasında şunları belirtti: “Eğitim çalışanlarına yönelik giderek artan şiddet olaylarını protesto etmek; şiddeti önleyecek, failleri cezalandıracak ve mağdurlara hukuki koruma sağlayacak bir yasal düzenlemenin yapılması talebiyle bir araya gelmiş bulunmaktayız. Son olarak İstanbul/Eyüpsultan’da eski bir öğrenci okul müdürü İbrahim Oktugan’a silahla saldırıda…
İzleyenlerin başta yönetmen Çağan Irmak, Çetin Tekindor ve Fikret Kuşkan’a sadece ”Mahvettin bizi” yorumunu yapabildiği ‘Babam ve Oğlum’ filminin üzerinden tam 9 yıl geçti.
İşte tüylerimizi diken diken eden, göz yaşlarımıza hakim olamadığımız anlardan biri. Fikret Kuşkan’ın babasına “Sana söylemek istediğim o kadar çok şey var ki” dedikten sonra yere yığıldığı an.. Bir babanın oğlunun karşısında en çaresiz kaldığı an..
Evlat Ne Demek – Babam ve Oğlum İZLE
BÜYÜK ETKİ YARATAN FİLMİN KONUSU
Babasının tercihi olan ziraat fakültesi yerine gazetecilik okumayı seçip evi terk eden Sadık (Fikret Kuşkan), evlenmiştir. Darbe gecesi doğum yapan eşi ölünce oğlunu tek başına büyüten Sadık, yıllar sonra Egedeki ailesinin yanına döner. Niyeti, küçük oğlu Denizi (Ege Tanman), ailesinin yanına bırakmak, böylece onun geleceğini güvence altına almaktır. Küçük Denizi ise gidecekleri yerde cevval bir babaanne (Hümeyra), katı görünüşünün altında kocaman bir yüreği olan bir dede (Çetin Tekindor), burnundan kıl aldırmayan büyük teyze Gülbeyaz (Şerif Sezer), biraz saf ama çok duygulu amca Salim ve en çok sesi duyulan yenge (Binnur Kaya) beklemektedir. Deniz bu yeni evine alışmaya çalışırken evdekiler ve babası da geçmiş hesapları yeniden gözden geçirirler.