Ben henüz ,bu dünyaya gelmemiştim o gün. Bugün var mıdır yaşayan ? vardır her halde. Amma tarih vardır. İnsanlığın varlığı süresince kıyamete kadar var olacaktır tarih. İnsanlığın benliğinde ki tarih ,yazı var olmadan önce de vardı.. Tarih kayıt edenlere tarihçi denir. Tarihçiler , olmasa idi geçmişi bilemezdik. Geçmişini bilmeyenler ise gelecekleri olmayandır. 1914 yılı insanların insan olduklarını unuttukları , geçmişlerinden haberdar olmayan sorumsuzluklar içinde bulunan devletleri idare eden liderlerin kapışmasıdır .Bu kapışmada nice suçsuz…
CHP kadın cinayetlerini lanetledi
CHP Gaziantep İl Başkanlığı Türkiye genelinde 81 ilde eş zamanlı olarak yapılan basın toplantısını düzenledi ve Kırıkkale’de eski eşi tarafından canice öldürülen Emine Bulut cinayetini ve kadına karşı şiddeti bir kez daha lanetledi.
CHP İl binasında CHP Gaziantep İl Bakanı Lütfü Demir, İl Kadın Kolları Başkanı Leyla Kara ve CHP Kadın Kolları MYK Üyemiz Siret Doğan’ın katılımıyla düzenlenen basıh toplantısında kadın cinayetlerine büyük tepki gösterildi.
Düzenlenen basın toplantısında CHP Kadın Kolları Genel
Başkanı Fatma Köse’nin yazmış olduğu yazılı açıklama okunda. Açıklamada şunlar
belirtildi: ““Ölmek
istemiyorum” diyen bir anne,
“Anne lütfen ölme” diyen bir evlat.
Bir cümle ne kadar can yakabilirse o kadar yaktı canımızı.
Kahrolduk, mahvolduk…
Yine bir kadın eski eşi tarafından öldürüldü, hem de çocuğunun gözleri önünde.
“Ölmek istemiyorum” diye feryat eden Emine Bulut eski eşi tarafından öldürüldü!
Türkiye’de kadın olmanın ne kadar zor olduğuna her gün onlarca korkunç örnekle tanık oluyoruz.
Her gün onlarca kız kardeşimiz erkek şiddetine maruz kalıyor.
Yetmiyor, katilin ceza alması için mücadele etmemiz gerekiyor!
Çünkü bu ülkede kadın katili erkeklerin ceza alması için mücadele etmek gerekiyor!
Çünkü bu ülkede adalet de erkek!
Bilinsin ki
Kimse bu cinayetten kendini aklayamaz:
- Kadın düşmanı politikalarla her gün karşımıza çıkanlar,
- Hâkim karşısına jilet gibi takım elbisesiyle çıktığı için Kadın katillerine iyi hal indirimi uygulayanlar,
- 4 yıldır yürürlükte olan ancak uygulanmayan İstanbul Sözleşmesi’nin gereğini yerine getirmeyenler,
- Kadınları bu erkek şiddetinden korumaya odaklanmak yerine, “ne yapar ne ederiz de boşanmaları engelleriz” diye meclis komisyonları kuranlar,
- Boşanmayı tabulaştıranlar,
- Nafaka hakkına saldıranlar,
- Yıllar süren mücadelelerle kazandığımız her bir hakkımızı elimizden almaya çalışanlar,
- Kadınları korumayan, haklarımıza saldıranlar
BU CİNAYETE ORTAKTIR.
Yetmedi mi artık bu kadar kadının ölmesi?
Yetmedi
mi bu kadar çocuğun annesiz kalması?
Biz bu ülkenin erkek adaletine dayanamıyoruz.
“Bir kişi daha eksilmeyeceğiz” dedikçe onlarca eksiliyoruz.
Dün sadece Emine Bulut’un haykırışını izledik ama 2019’da erkekler tarafından katledilen 223 kadın da ölmek istemiyorum diye haykırdı.
Neden kadın cinayetlerine, kadına şiddete son veremiyoruz?
Caydırıcı ve uygulanabilir cezalar gelmediği sürece, kadın cinayetlerini önlemek üzere konulan 6284 sayılı koruma kanunu ve İstanbul Sözleşmesi tam olarak uygulanmadığı, katil erkeklere ödül gibi dağıtılan indirimlere bir son verilmediği sürece BİT-ME-YE-CEK!
Emine Bulut bir tane değil, bir kerelik değil, tesadüfi değil.
Üzülürken de
öfkelenirken de bunu aklımızda tutmalıyız.
Biz iyi hal indirimi istemiyoruz
Tahrik indirimi istemiyoruz
ÖLMEK İSTEMİYORUZ
Bu vahşete karşı sessiz kalmıyoruz! Kalmayacağız!
Alışmayacağız, susmayacağız!
Bizler kadınlar ölmesin diye mücadele etmeye devam edeceğiz!
Bu zalimlere, ve bu zalimleri koruyanlara karşı birlik olacağız.
Bu ülkede Anneler ölmeyecek!”