REKTÖR GÜR: ERDEM VE FAZİLETLE BİLGİYİ BİRLEŞTİRİN

Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Gür, bilginin son dönemlerde büyük bir depolama alanı oluşturduğuna dikkat çekerken, “Ama, o ölçüde erdem ve fazilette yok oluyor. İşte yeni neslin en önemli görevi erdem ve faziletiyle bilgiyi birleştirip asıl, doğru, adil bir güç paylaşımı yapabilmektir. Hedef bu olmalı” dedi.

GAÜN Atatürk Kültür Sahnesi’nde iki gün süreyle devam edecek olan Hikayemiz Anadolu Türkiye Buluşması 2019 Etkinliği’nin açılışında bir selamlama konuşması yapan GAÜN Rektörü Prof. Dr. Ali Gür, yeni neslin birtakım avantajları bulunduğuna dikkat çekerken, “Bu yüzden yeni nesil olarak sizler bizlerden daha güçlüsünüz. Çünkü sizler bizlerden daha bilgilisiniz. Çünkü bilgi aynı zamanda büyük bir güçtür” dedi. Yeni coğrafyada zaman geçtikçe bilginin çoğaldığına dikkat çeken Prof. Dr. Gür şöyle devam etti:

ERDEM VE FAZİLETLE BİLGİYİ BİRLEŞTİRİN

 “1900’lü yılların başından itibaren bütün dünyanın biriktirdiği bilginin yüzde 90’ı son yüzyıldadır. Ama ilginçtir, biriktirilen bilginin yüzde 65’i de son 10-15 yıl içerisindedir. İnsanlık tarihi boyunca yaptıkları sadece son birkaç yüzyılda mı birikiyor? Evet öyle çünkü bilgi artık depolanabiliyor. Geçmişte depolanamıyordu. Ancak şöyle bir zıtlaşma var; bir taraftan bilgi çoğalırken erdem ve fazilet azalıyor. İşte sizin farkınız bilgiye ulaşırken erdemi ve fazileti bırakmamaktır. Nasıl ki bilgi son yüzyılda büyük bir depolama alanı oluşturuyorsa o ölçüde erdem ve fazilette yok oluyor. İşte yeni neslin en önemli görevi erdem ve faziletiyle bilgiyi birleştirip asıl, doğru, adil bir güç paylaşımı yapabilmektir. Hedef bu olmalı.”

ZAMANI ÇOK İYİ KULLANIN

Konuşmasının devamında salonu dolduran gençlere birtakım tavsiyelerde de bulunan GAÜN Rektörü Prof. Dr. Ali Gür şunları söyledi: “Sevgili gençler zaman sizin bu zamanı iyi kullanın ve zamana hakim olun. İslami kavramlardan o kadar çok uzaklaştık ki farkında olmadan dilimiz değişti. Dilimiz değiştikçe ahlakımız değişti. Ahlakımız değiştikçe dünyaya bakış açımız değişti. Dünyaya bakış açımız değiştikçe de kızdıklarımızdan farkımız kalmadı. Bugün de Gaziantep Üniversitesi’nde sizlerle buluşmaktan çok mutluyum. İki gün umarım iyi birliktelikler kurarsınız. Birbirinizi bilgilerinizle beslersiniz. Önemli olan dinleyebilmektir çünkü dinleyen kazanır. Anlatan ise sadece bildiklerini anlatmış olur bir kazancı olmaz siz kazanlardan olun.”

ANADOLU ÖĞRENCİ BİRLİĞİ’NDE GÖREV DEĞİŞİMİ

Görevini Muhammed Fatih Eren’e devretmesi nedeniyle helallık istediği konuşmasında, 2 yılda görevini layıkıyla yapmaya çalıştığını belirten Anadolu Öğrenci Birliği Genel Başkanı Mesut Çaça, “Bu hayat serüveninde bazen hiç beklemediğiniz bir anda hiç beklediğiniz bir saatte ansızın kapınız çalar ve çalan şey imtihanınızdır. Size yükü bırakır ve gider. Bizlere düşecek en ehem şey emanetin hakkını verebilmektir. Bizler de bu süreç içerisinde emanetin hakkını verebilmek ve emanet bilinciyle hareket etmeye çalıştık. İnanıyorum ki çok güzel kardeşlikler oluşturduk. Tatlı, heyecan dolu ve bizi anlamlı kılan büyük bir amaç doğrultusunda yürüdük.  Sizlerin görevi bizlere tevdi edilen görevler eğer onlardan kıymet alıyor, değer biçiyorsak kendimize burada bir eksiklik vardır ama emanet edilen yerleri emanet bilinciyle yürütüyor ve oraya değer katmaya çalışıyorsanız elbette daha kıymetli, değerlisinizdir” dedi.

AİLE ÇOK ÖNEMLİ Anadolu Öğrenci Birliği’nin yeni Genel Başkanı Muhammed Fatih Eren ise, gençlerin geleneğimize yabancılaşmaması, yaşadığımız toplumun ihtiyaçlarını görmezden gelmemesi gerektiğini belirterek başladığı konuşmasında, ailenin önemine dikkat çekerek şöyle devam etti: “Erdemli insanın ilk mektebi olan aile mefhumunu asla ama asla es geçmemeliyiz. Ailesinden bağımsız ve kopuk bir gencin çevresine katacağı hiçbir şey yoktur. Doğup büyüdüğü, içinde yaşadığı ve değerleriyle kuşandığı mahalleden, kültürden ve gelenekten uzak bir insanın sözü, tesirini yitirecek, emeği anlamsız kalacaktır. Bu coğrafyada milletimiz ve ümmetimiz türlü oyunlardan türlü zorluklardan türlü kaoslardan geçti ve geçmeye devam ediyor. İşte tam da bu noktada bizim önce kendimize, çevremize, içinde yaşadığımız topluma ve tüm insanlığa söyleyecek tesirli bir söze, örnek olabilecek erdemli bir duruşa ihtiyacımız var.”