İnsan olmanın özelliği, yaratılışından var olan öğretmek ve öğrenmek ten geçer. İnsan mesuliyet sorumluluğunda yaratılmıştır. İnsanlığın kurtuluş rehberi olan Kur’ an i kerim de Rab il Alemin olan Allah; Okuma yazmanın öğrenmesi için Son Peygamber , Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi selem e Meleklerden Cebrail vasıtasiyla, Okuma ve yazmayı öğretmiş tir. Öğretmenin kutsallığı Cebrail aleyhi selamdan intikal etmiştir .Adem aleyhi selem dan başlayan bütün peygamberler aynı zamanda öğretmendirler. Öğrendiği ilmi öğretmeyen yani öğretmenliği hiçe sayan…
– Gaziantep’te iki yaşında geçirdiği çocuk felci dolayısıyla sakat kalan Aynur Karalük, 6 ay önce evlendiği ve kısa süre önce de böbrek yetmezliği teşhisi konulan kendisi gibi bedensel engelli eşi Osman Yılmaz’a tedavi sürecinde destek oluyor.
51 yaşındaki Aynur Karalük, mutluluğu Gaziantep Fiziksel Engelliler Derneği’nde tanıştığı engelli 53 yaşındaki Osman Yılmaz da buldu. Yaklaşık 6 ay önce evlenen çiftin mutluluğu, Osman Yılmaz’a kısa süre önce böbrek yetmezliği teşhisi konulmasıyla kısa sürdü.
Aynur Karalük, yaptığı açıklamada, iki yaşında çocuk felci geçirdiğini, bu yüzden de engelli olduğunu belirtti. Yaşamını 6 ay önce tanıştığı Osman Yılmaz ile birleştirdiğini aktaran Karalük, şöyle devam etti:
“Eşimle çok mutluyuz ama bir süre önce hastalandı, ameliyat olması gerekiyor. Biraz maddi yönden sıkıntı yaşıyoruz. Üç aylık maaşla geçimimizi sağlıyoruz. Evde ihtiyaçlarımızı zorlanarak yapıyorum ama zorlansak da çok şükür mutluyuz. Eşimi çok seviyorum, o da beni seviyor. Mutlu bir evliliğim var.”
– “Nefesim yettiği sürece de ona bakacağım”
Karalük, eşinin hastalığı sürecinde daima yanında yer aldığını anlatarak şunları söyledi:
“Hastaneye tekerlekli sandalyeyle gidiyoruz. Otobüsle gitmek zor oluyor. Kendi çabamla bile tekerlekli sandalyeye binemiyorum, komşularım yardımcı oluyor. Bacaklarımız olmadığından dolayı sobalı evde de kalamıyoruz. Hastalıkta, sağlıkta her zaman eşimin yanındayım. Nefesim yettiği sürece de ona bakacağım, yanında olacağım.”
– “Sadece bir evimizin olmasını istiyorum”
Osman Yılmaz ise 25 yıl önce inşaattan düşerek sakat kaldığını, iki ayağının da tutmadığını dile getirdi. Dernekte tanıştıktan sonra eşiyle hemen evlendiklerine işaret eden Yılmaz, “Evlendikten sonra bu hastalık başladı. Eşim de ben de engelliyim. Sadece bir evimizin olmasını istiyorum. Eşim yemeğimi yapıyor, bana bakıyor. Yoksa ilacımı dahi alacak durumda değilim, onu bile gidip eşim alıyor. Eşimi çok seviyorum, Allah başımdan eksik etmesin.” diye konuştu.
Çiftin komşusu Ayfer İyikasap da aileye her zaman destek olduklarını söyledi.
Engelli çiftin yardıma ihtiyaçları olduğuna dikkati çeken İyikasap, “Yapamadıkları bir şeyler olunca, elimizden geldiğince yardımcı oluyoruz. Ailenin maddi ve manevi desteğe ihtiyacı var. Canım sağ olduğu sürece ben de onlara yardımcı olacağım.” dedi.
