İnsan olmanın özelliği, yaratılışından var olan öğretmek ve öğrenmek ten geçer. İnsan mesuliyet sorumluluğunda yaratılmıştır. İnsanlığın kurtuluş rehberi olan Kur’ an i kerim de Rab il Alemin olan Allah; Okuma yazmanın öğrenmesi için Son Peygamber , Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi selem e Meleklerden Cebrail vasıtasiyla, Okuma ve yazmayı öğretmiş tir. Öğretmenin kutsallığı Cebrail aleyhi selamdan intikal etmiştir .Adem aleyhi selem dan başlayan bütün peygamberler aynı zamanda öğretmendirler. Öğrendiği ilmi öğretmeyen yani öğretmenliği hiçe sayan…
“Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak”
AK Parti Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık, AK Parti olarak “Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” diyerek yola çıktıklarını, 2002 yılından itibaren milletin gönüllerini kendilerine açmaya başladığını anlattı.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, sosyal politika meselesinin mühim bir mesele olduğuna işaret ederek, “Koca Amerika’nın, koca Avrupa’nın, Dünya’nın bugün yaşadığı sorunların tek nedeni sosyal adaletsizliktir. Toplam zenginliğin yüzde 99’unun yüzde 1’de toplandığı bir dünya devam edemez” dedi.
AK Parti Sosyal Politikalar Başkanlığı tarafından başlatılan AK Parti Sosyal Politikalarda Gönül Adımları Programı’nın 18’incisi Gaziantep’te düzenlendi. Toplantıya, AK Parti Gaziantep milletvekilleri Ahmet Uzel, Canan Candemir Çelik, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, AK Parti İl Başkanı Eyup Özkeçeçi, Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adil Sani Konukoğlu ile çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
ÇALIK: HEDEF GÖNÜLLERE GİRMEK
AK Parti Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık, yaklaşık 2 ay önce başlattıkları programla hedeflerinin gönüllere girmek olduğunu söyledi.
Çalık, AK Parti olarak “Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” diyerek yola çıktıklarını, 2002 yılından itibaren milletin gönüllerini kendilerine açmaya başladığını anlattı.
Öznur Çalık, 2002’de AK Parti ilk kez iktidara geldiğinde “olmayan bir sosyal devlet anlayışı” bulunduğunu ancak kendilerinin anayasanın “Türkiye Cumhuriyeti Devleti demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir” diyen ikinci maddesinin bütün kavramların içini doldurmak için çalıştıklarını kaydetti.
SOSYAL KORUMA BÜTÇEMİZ: 335 MİLYAR
Sosyal politikalarda amaçlarının sosyal yardımlarla ve hizmetlerle Türk insanının refah seviyesini yükseltmek olduğunu belirten Çalık, “2002 Türkiye’sinde 112 milyar bütçe vardı. Bunun sadece 1,2 milyar sosyal yardımlara ve hizmetlere ayrılmıştı. Bugün zadece sosyal yardım ve hizmetlere ayırdığımız bütçe 50,6 milyara çıkmış vaziyette. Amacımız insanlarımızı yardıma bağımlı insanlar haline getirmek değil. Onların sosyal hizmetlerle istihdama dönüştürüp yardıma bağımlı halde hayatlarını devam ettirmekten öte, katılımcılığını sağlamak en önemli hedefimiz. Sosyal yardım ve sosyal hizmetlere ayırdığımız bütçe buyken, sosyal koruma bütçemiz 2002 yılında Türkiye’de 33,5 milyardı. Sağlıktan, eğitime sosyal güvenliğe kadar ayırdığımız bütçe bugün tam 335 milyar sosyal koruma bütçesi ayırır duruma geldik” diye konuştu.
Vatandaşın istediği her alanda insana dokunmayı en temel hedef haline getirdiklerini dile getiren Çalık, sosyal yardımları artırırken sosyal güvenlikte de çok önemli reformlar yaptıklarını 2002 yılında sosyal güvenlik kapsamında olmayan yaklaşık 25 milyon kişiyi sosyal güvenlik kapsamına aldıklarını, şu anda Türkiye’nin yüzde 99’unun sosyal güvenlik kapsamında bulunduğunu bildirdi.
SINIR ÖTESİ OPERASYONA DEĞİNDİ
Çalık, adaleti tesis etmek için var güçleriyle çalıştıklarına dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “2023, 2053, 2071 hedeflerine ulaşabilmek için bizim oluşturacağımız politikalara sizin söyleyeceğiniz cümleler yön verecek. Bu vesileyle bu toplantıları yapıyoruz. Tüm Türkiye’yi adım adım dolaşıyoruz. Milletimize şunu söylüyoruz, bir taraftan terörle mücadele edeceğiz, hem sınırlarımızın içindeki hem sınırımızdaki hem de sınır ötesindeki teröristlerle sonuna kadar mücadele edeceğiz. Afrin’de Zeytin Dalı Operasyonu yapılıyor. Fırat Kalkanı Operasyonu’nu gerçekleştirdik ve bitirdik. O bölgenin sahiplerine orayı teslim ettik. Bizim hiç kimsenin topraklarında gözümüz yok. Tek bir hedefimiz var; etrafımızdaki gözü yaşlı coğrafyanın gözyaşlarını dindirmek. Toprak bütünlüğünü sağlamak. Suriye’nin toprak bütünlüğü bizim için hassaten çok önemli ama ülkemizin bütünlüğü için de terörle sonuna kadar mücadele edeceğiz. PKK, PYD, YPG, DAEŞ ve FETÖ ile sonuna kadar mücadele edeceğiz. Biz terörle mücadelemize devam ederken, bir taraftan şeytan taşlarken diğer taraftan da tavaf yapmaya devam ediyoruz. Bir taraftan askerlerimiz, korucularımız, polislerimiz ülkemizin güvenliği için, vatanın bütünlüğü, devletimizin ve milletimizin varlığı için, ezanımızın dinmemesi için verdiği mücadelede onlar sınırda, sınır ötesinde ve sınır içinde mücadele verirken, bizler de milletimize hizmet etmeye, sizin emrinizde çalışmaya devam edeceğiz. Bir taraftan terörle mücadele devam ederken, şehitlerimiz var. Şehadet mertebesine yükselen evlatlarımız var. Rabbimden rahmet diliyorum. Yüce Rabbim askerlerimizi zaferlerle taçlandırsın.”
Tüm dünyanın gözü ve kulağının Türkiye’de olduğuna işaret eden Çalık, “Biz güçlü bir ülke olmak için yola çıktık. Allah’a hamd olsun şu anda dünyanın en güçlü ülkeleri ve sözüne en çok dikkat edilen ülkeleri haline gelmiş vaziyetteyiz. Birçok ülke gözünü kapamıyor ki, Türkiye’nin rüyasını görmesin diye. Türkiye güçlü bir ülke olmaya devam edecek. Kendi ayaklarının üzerinde durmaya devam edecek” dedi.
ŞAHİN: TEK BAŞINA PARA HUZUR VERMİYOR
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, düzenlenen programda ortaya çıkan çıktıların büyükşehir olarak çok yakın takipçisi olacaklarını söyledi.
Sosyal politika meselesinin mühim bir mesele olduğuna işaret eden Şahin, şöyle konuştu: “Dünya nereye gidiyor? Ekonomik kalkınma beraberinde huzur ve mutluluk getiriyor mu? Adalet ve bugün paylaşım konusunda yeterince hassas mıyız? Adil miyiz? Yeterince bunu önem veriyoruz muyuz? Bunların hepsinin cevabına baktığınız zaman eğer bu mekanizmalar bugün iyi çalışmış olsa bu kan, bu gözyaşı, bu nefret, bu ırkçılık dünyanın uğraştığı çözmeye çalıştığı terörizmle mücadele, uyuşturucuyla mücadele ortaya çıkmazdı. Demek ki iyi gitmiyor. Demek ki tek başına para huzur vermiyor mutluluk vermiyor.
HERKES BU MEMLEKETİN ÖZ EVLADI
Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 16 yıl önce yola çıktığımızda çok önemli bir şey söyledi hiç bir şey eskisi gibi olmayacak, insanı merkeze alacağız, yaratılanı yaradan ötürü seven anlayışın mensuplarıyız, insan yaşat ki devlet yaşasın, insanı yücelt ki devlet yücelsin. Milletin bütün katmanlarını kadınıyla, erkeğiyle, yaşlısıyla, genciyle, engellisiyle, engelsiziyle herkesi ama herkesi bu bünyede tutacağız’ dedik. Kimse kendisini dışarıda hissetmeyecek. Kimse dışlanmış hissetmeyecek. Kimse kendini dezavantajlı hissetmeyecek. Herkes bu memleketin öz evladı ve öznesi olacak. Hiç kimse burada aidiyet duygusunu farklı noktalarda hissetmeyecek. Bu çok önemliydi. Nerede nasıl doğarsa doğsun. Anası babası kim olursa olsun hangi bölgede olursa olsun ırkı ne olursa olsun mezhebi ne olursa olsun. Eşrefi mahlukat olarak doğduysa yaratılanın en üstünü ise birinci derece vatandaş olacak dedik. Bizim şu an dünyadan ayrıştığımız fark bu.
BÖYLE DEVAM EDEMEZ
Koca Amerika’nın koca Avrupa’nın bugün Dünya’nın yaşadığı sorunlara baktığınız zaman toplam zenginliğin yüzde 99’unun yüzde 1’de toplandığı bir Dünya devam edemez. Böyle devam edemez. Bizim medeniyetimizin bize emrettiği veren el alan elden üstündür. Her noktada bunun ne kadar önemli olduğu komşusu açken tok yatan bizden değildiri medeniyetimizi sosyal politikamızın bir gereği yapmamız gerekiyor. Adına ne derseniz deyin. Sosyal politikalar deyin sosyal destek deyin ne derseniz deyin eğer sisteminizi bu şekilde kurmazsanız toplumsal huzur ve barışı sağlayamazsınız. Yoksullukla mücadele etmezseniz zengini mutlu edemezsiniz. Zenginin huzuru mutluluğu güvenliği yoksullukla mücadelededir.
Şehrimize geldiğimiz zaman arkadaşlarıma verdiğim ilk talimat engelsiz kent, kadın dostu kent, çocuk dostu kent. Gençlerin kendi içinde kendini bulduğu bir kent. Hele bu şehir için. Bütün engellinin bir arada yaşadığı bu kadar hızlı göçün iç göçün dış göçün bu kadar bütün zenginliğe dönüştürdük. Organize Sanayimiz en büyük gücümüz. İstihdam en büyük gücümüz, kalkınma en büyük gücümüz. Ama insanı kalkındırmadan makineyi kaldırarak bir yere varamazsınız.”
AK Parti Gaziantep milletvekilleri Ahmet Uzel de AK Parti hükümetlerinin sosyal politikalara önem verdiğini insanı merkeze alan bir bakış geliştirdiğini söyledi.
Konuşmaların ardından oluşturulan 12 masanın sosyal politikaları ilgilendiren çeşitli konulardaki görüşleri alındı, toplantı basına kapalı devam etti.