NABİOĞLU: SIK SIK ÇIKARILAN AF YERİNE VERGİ POLİTİKALARI SORGULANMALIDIR

Gaziantep Ticaret Odası (GTO), Sosyal Güvenlik Kurumu Gaziantep İl Müdürlüğü, Vergi Dairesi Başkanlığı, Gaziantep Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası ve Gaziantep Yeminli Mali Müşavirler Odası işbirliği ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına ilişkin bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi.

Toplantıda konuşan , Gaziantep Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nabioğlu Vergi idaresiyle mahkemelik olmuş ve İhtilafı sürdürmek istemeyen binlerce mükellef olduğunu vurgulayarak 6136 sayılı kanunda yer alan bu gibi bir çok uygulamanın 7020 sayılı son çıkan yasada olmadığını, mükellef tatlı dille borcunu ödemiyorsa burada mükellefe uygulanan vergi politikasının sorgulanması gerektiğini ifade etti.

Gaziantep Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Nabioğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Daha önce uygulanan ve  hala devam eden 6136 sayılı kanun da yer alan ihtilaflı alacakların tasfiyesi,matrah ve vergi artırımı,kasa mevcutları ve cari hesapları ve diğer hesaplar ile stok düzenlemeleri ,varlık barışı uygulamalarına ilişkin düzenlemeler yeni kanunda yer almamaktadır.

7020 kanunu neden çıktı;7020 sayılı kanun ile6136 sayılı kanun arasındaki farklar nelerdir?

Bir kanun devam ediyor  yeni çıkan yasa neden var;7020 sayılı kanunda matrah artımı dahil edilmemiş..Daha dava safhasında bulunan alacaklar için herhangi bir düzenlemede mevcut değil.Pişmanlık ,inceleme veyahut tahliye safhasında bulunan bir düzenlemede yok.

Günümüz itibarıyla açılmış binlerce davanın nedeni sudan sebeplerle vergi dairelerinde çözülebilecek konulardan oluşmaktadır.İhtilafı sürdürmek istemeyen binlerce mükellef var.Bu halde davasından vaz geçerek borç yapılandırılmasına gidilene bilinirdi.

Gerek yasada ihtilaftan vazgeçme şartı konulmaması, gerekse reddedilen davalarda kesinleşme kabul edilmediği için iyi bir tasfiye tahsil fırsatı da son kanunda bence kaçırılmış oldu.Bu açıdan düşünülünce birikmiş kamu alacaklarını tasfiye etmek,  kaynak sağlamak ve mali idarenin yükünü azaltmak gibi gerekçelerle çıkılan bu yol da mali idarenin bizzat kendisinin sebep olduğu  gereksiz binlerce davadan kurtulma fırsatı vardı ama şu anda yok.

Mükellef devlete olan borcunu bilerek ödememe yolunu seçmez.Bu bilinen bir gerçek .Ancak mükellef tatlı dille borcunu ödemiyorsa burada ona uygulanan vergi politikasının bizlerce sorgulanması gerekir.

Son1 6 yılda 6 defa af çıkmış.Yani her 3-3,5 yılda bir af çıkıyor.Borç ödeme ilişkisinde devlet milletten vergi alırken vergide adalet ilkesini unutmaması lazım.Borcunu ödemeyenlere sık sık çıkartılan af yasası genelde mükellefler arasında bir haksız rekabet oluşturması da olayın bir başka yönü.

Bizce bu sıklıkla çıkartılan aflar vatandaşın maliye politikasına olan güvenini sarsmaktadır.Ancak her şeye rağmen bu yapılandırmanın içinde bulunduğumuz zor günlerde ülke ekonomisine yarar getirmesini diliyorum.”