Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, Gaziantep Valisi Kemal Çeber’i makamında ziyaret etti. Ziyarette İl Emniyet Müdürü Celal Özcan da hazır bulundu. Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, Gaziantep Valisi Kemal Çeber’e ziyarette bulundu. İl Emniyet Müdürü Celal Özcan’ın da bulunduğu ziyarette Yılmaz, projelerini anlattı. Kurumlar arası işbirlikleri ve hayata geçirilmesi planlanan projelere ilişkin fikir alışverişinin yapıldığını belirten Yılmaz, “Tüm çabamız Şehitkâmil’imizi ve Gaziantep’imizi yaşanabilir bir şehir haline getirmek. Tüm kurumlarımızla bunun mücadelesini içerisindeyiz. Önümüzdeki dönem projelerimize…
REKTÖR GÜR: 18 MİLYON 200 BİN MUSEVİ İNSANLIĞI REHİN ALAMAZ
Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Kültür Müdürlüğü tarafından düzenlenen, Üniversite üst yönetimi ve öğrencilerinin katılımıyla gerçekleştirilen Kudüs Yürüyüşü, Kültür Müdürlüğü önünden başlayarak Atatürk Kültür Sahnesi önünde basın açıklamasıyla devam etti.
Öğrencilere hitap eden Rektör Prof. Dr. Ali Gür, hassas dönemden geçtiğimizi belirterek, Gazze’de yaşananların insanlık dramı olduğunu söyledi. Prof. Dr. Gür, “Dünya bir çığlık olmuş yükseliyor, vicdanı olanlar bu çığlığa ses veriyor. Dünyanın büyük bir çoğunluğu sessizliğe bürünmüş, üç maymunu oynuyorlar. Ama ne olursa olsun Türkiye başta olmak üzere vicdanı her zaman kendisine önemli bir karargâh edinmiş Türk toplumu var. İslam coğrafyasında herkes sussa bile susmayacak bir milletimiz var. Filistin sadece Arapların meselesi değil, bütün mazlumların ve mağdurların meselesidir” dedi.
Prof. Dr. Gür, “Bir taraftan demokrasi dersi veren batının, kendi çıkarları dışında herhangi bir şeyi önemsemezken, özelikle üç semavi dinin önemli ibadet merkezi olan, üç din mensuplarının tarih boyunca huzur ve barış içersinde yaşadığı Mescid-i Aksa’ya saldırı, şehitler ve katliamlar asla kabul edilir gibi değil. Birleşmiş Milletler kararında 128 ülkenin reddettiği bir kararı bir devlet kendi gücüne dayanarak zulümkârane bir şekilde uygulamaya kalkıyorsa demokrasi bitmiştir, vicdan yok olmuştur, sadece burada açık bir mücadele başlamıştır. Museviler için bir Süleyman mabedi kutsallığı, Hıristiyanlar için Hz. İsa’nın çarmıha gerildiği, doğum yeri olan şahadetine doğru giderken yürüdüğü kutsal yollar, diğer taraftan Müslümanlar için birinci kıblemiz olan kutsal mekan işte böylesi bütün dinleri ortak barışık yaşadığı birlikte sahiplendiği bir yere sadece birilerinin isteği üzerine herkesi dışlayarak oraya sahiplenmek akıl karı değil. Bu zulüme karşı ayağa kalmış olan insanlık bu zulmü bastıracaktır ve söndürecektir. Unutmayalım ki, şuanda Amerika’nın desteğiyle İsrail, bütün dünyanın sinir uçlarıyla oynuyor. Bu sinir uçlarını harekete geçirerek kendilerine bir şey yapılmayacağını zannediyorlar. Ama bilesiniz ki, bu kadar dünya coğrafyasındaki Müslümanlar ve zulme razı olmayan Hıristiyan âlemi ve bunun yanında gerçekten zulmü gören Musevilerin hakkaniyetli olanları bu zulme karşı çıkıyor. Bize düşen bu zulme karşı koymak, Filistinlilerin yanında olmak. Bugün Filistin’e sahip çıkmazsak yarın Türkiye başta olmak üzere birçok yeri işgal etmeye kalkacaklarını hepinizin bilmesini istiyorum” şeklinde konuştu.
“Her zaman hassas ve yerinde tepkilerimizle gündemi belirleyen bir üniversiteyiz” diyen Prof. Dr. Ali Gür, “Senatomuz olarak hemen Birleşmiş Milletler kararına rağmen zalimce ve katliam yaparak Amerika’nın desteğiyle Filistin’deki kardeşlerimiz şehit edenler ve 3 bin üzerinde yaralayanlara karşı kınama metnimizi hemen yayınladık. Bizler güçlü bir şekilde tepkimizi koyarsak onların kaçacak yerleri yok. İstisnalar kaideyi bozmaz ama 18 milyon 200 bin Musevi, 7 Buçuk milyar insanlığı rehin alamaz. Önce insanız sonra Müslüman’ız, zulme karşı asla sessiz kalamayız. Bu çığlıklarınızın Kudüs özgür oluncaya Filistin bağımsız bir devlet olup Müslümanların kanayan yarası kapanıncaya kadar susmamasını diliyorum” ifadesini kullandı.
Öğrenci Toplulukları adına konuşan Kazakistanlı Nargiza Gorşidova, bugün İslam dünyasına, insanlık onurunu ve vicdanını yitirmemiş olan tüm insanlara büyük görevler düştüğüne dikkat çekti.
Nargiza Gorşidova, “Yaşanan bu insanlık dışı duruma karşı daha ileri adımların atılması gerektiği aşikardır. ABD’nin, Siyonist İsrail’in ve işbirlikçilerinin attığı bu adımlara sessiz ve tepkisiz kalmak yeni zulümlere kapı aralamak ve Filistinlilerin yok edilmesine seyirci kalmak anlamına gelecektir. İnsan onuru taşımak hele hele Müslüman olmak duyarlı olmayı gerektirir. Müslüman insan, zulüm ve haksızlık karşısında sessiz kalmayan insan demektir. Öyleyse ABD’nin, İsrail’in ve işbirlikçi yönetimlerin bölgedeki icraatlarına dur demek hepimizin görevidir. Filistin halkı yalnız değildir. Gün, Hz. Peygamber’in, Hz. Ömer’in ve Selahaddin’in emanetine; insanlığın ortak mirasına, insani değerlere birlikte sahip çıkma günüdür. Gaziantep Üniversitesi öğrencileri olarak ilan ederiz ki: Filistin halkının uğramış olduğu insanlık dışı katliamlara sessiz kalmayacağız. İnsanlığın ortak mirası olan Kudüs’ün, İsrail’in başkenti olmasına asla rıza göstermeyeceğiz. Buna, öncelikle Müslüman olarak ve insanlık namına gücümüz yettiğince direneceğiz” diyerek, Filistin meselesinin sadece Filistinlilerin ya da sadece Arapların değil, tüm ümmetin ve insanlığın meselesi olduğunu söyledi.