Gazisehrimizin önde gelen sivil toplum örgütü olan kizkapanlar yardimlasma derneğinin 2024 yılını değerlendiren yönetim kurulu toplantısı büyük katılım ile gerçekleştirildi Toplantıda başkan Mehmet Mehmet Gozuag 2024 te yapılan çalışmaların 2025 tede hızla devam edeceğini ifade etti Derneğimiz her yıl olduğu gibi gençlerimize burs vermeye durumu iyi olmayan üyelerimize gerek maddi destek gerekse gıda yardım paketlerinin hız kesmeden devam edeceğini ifade ederek emeği geçen yonetim kuruluna bu maddi manevi katkılarından dolayı tşk etti
Eşini 3 yıl önce kaybeden ve tek çocuğu Ayşe Berfin’in lenfoma (lenf bezlerinde büyüme) hastalığına yakalanmasıyla yıkılan Cennet Karabulut, kızının sağlığına kavuşacağı günü bekliyor.
Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesine bağlı kırsal Hanobası Mahallesi’nde ikamet eden 46 yaşındaki Cennet Karabulut ve 16 yaşındaki kızı Ayşe Berfin Karabulut, 3 yıl önce ailenin eşinin de vefatıyla yalnız kaldı.
Cennet Karabulut, eşinden kalan emekli maaşıyla evini geçindirmeye, Ceyhan Sosyal Bilimler Lisesine devam eden Berfin’i okutmaya çalışırken şubat ayında Ceyhan’da yurtta kalan kızının lenfoma olduğunu öğrendi.
– Hastanede kızının başında
Eşinden sonra yaşamını kızına adayan anne Karabulut, Gaziantep Üniversitesi Onkoloji Hastanesinde tedavisi süren kızının kanseri atlatması için dua ediyor.
Kızının yanında hastanede kalan Cennet Karabulut, yaptığı açıklamada, Berfin’in hastalığını öğrendiğinde dünyasının yıkıldığını söyledi.
Hastalık sürecinin maddi, manevi çok zor geçtiğini dile getiren anne Karabulut, “Berfin’in arkadaşları ve öğretmenleri aralarında para toplamış, göndermişler. Çok kötü oldum. Dünya malında gözüm yok. Yeter ki Berfin, iyi olsun. Başka hiçbir şey istemiyorum.” dedi.
Kızı başta olmak üzere tüm kanser tedavisi görenlerin bir an önce sağlıklarına kavuşmasını istediğini belirten Karabulut, “Bir şekilde ayakta duruyorduk, kimseye muhtaç değildik. Berfin, ne istese yapıyordum. Benim görmediklerimi kızım görsün istedim. Hayalim, kızımın okuyup, meslek sahibi olması, mutlu olması. Dünyada aldığım nefes Berfin’dir. Başka hiçbir şey yok. ‘Berfin’, deyince benim için akan sular durur.” diye konuştu.
– Lenfoma teşhisi kondu
Berfin Karabulut da hastalığını öksürük şikayetiyle gittiği hastanede öğrendiğini belirterek, “Hastaneye gittikten sonra tahliller yapıldı. Daha sonra biyopsi yapıldı. Kötü bir hastalığa yakalandığımı söylediler. Daha sonra annemi aradılar. Ardından tanı konuldu ve yatış yapıldı. Daha sonra kemoterapiye başlandı.” ifadelerini kullandı.
Hastalığını öğrendiğinde bir süre kendisine gelemediğini dile getiren Berfin Karabulut, “Sakinleştirici yaptılar. Birkaç saat boyunca kendime gelemedim.” dedi.
Sözel derslerine çok fazla güvendiğini, geçen yıl hazırlık okuduğunu, İngilizce ve Almanca eğitimi aldığını akran Berfin şunları kaydetti:
“Dil okuyup akademisyen olmayı hedefliyorum. Buradaki zamanımı İngilizce çalışarak değerlendiriyorum. Geçen yıldan kalan hikaye kitapları vardı. Onları okuyorum.”
– Annem için yaşıyorum
“Şu dünyada annem için yaşıyorum.” diyen Berfin, “Zaten annemden başka da kimsem yok. Sürekli bir ders çalıştığımda annem ve vefat eden babam aklıma geliyor, onlara verdiğim sözler aklıma geliyor. Annemin bir hayali var. Kendisi Karadeniz’e gitmeyi istiyor. Bunu gerçekleştirmek istiyorum.” diye konuştu.
